ÇOCUK GARDIROPLARINDA YAVAŞ MODA : NEDEN DAHA AZ, DAHA İYİ?

Hayatımızdaki o minicik mucizeler… Dünyaya ilk bakışlarında, bize ilk adım atışlarına şahit olmak belki de tadılabilecek en özel, en unutulmaz duygu. Çocuklar sürekli keşif, gelişme ve kesintisiz bir büyüme halindeler. Her gün yeni bilgilere dalan, boy atan, belki de sorularıyla yoran, kendilerine bir karakter geliştiren bu tatlı varlıklar hayatın neşe kaynağıdır. Hepsi adeta zamanın ne kadar hızlı aktığını bize kavratan mucizeler. Ancak, bu hızlı gelişim döngüsünün beraberinde gelen bir sorun var: Çocukların sürekli değişen giyim ihtiyaçlarına yetişebilmek!

Heves edip alınan, içinde bebeğin çok şirin durduğu tulumun yalnızca birkaç hafta içinde küçük geldiğini fark etmek veya büyük üreticilerin zaten yenisine ihtiyaç duyulacak anlayışında ürettiği, iki kullanımda yırtılan tişörtler hem gardıroplara hem de cüzdanlara büyük yük oluyor. Sürekli yeni kıyafet alma zorunluluğu ailenin bütçesine beklenenden daha fazla yüklenmesi bir yana, sürekli atılan ve yenilenen bu kıyafetler, dünyanın zaten çıkmazda olduğu bu dönemde daha da çevresel yüke neden oluyor. Tam da bu noktada, ilmek ilmek ördüğümüz hayatlara hak ettiği değeri katan, hem cebi hem de çevremizi korumanın daha bilinçli bir yolu var: Yavaş Moda (Slow Fashion).

YAVAŞ MODA’NIN ETİK VE ÇEVRESEL TEMELLERİ

Yavaş modanın temelinde, ürün döngüsünün her evresinde şeffaflık ve sorumluluk barınır. Hızlı modanın (Fast Fashion) düşük maliyetle gerçekleştirilen kitlesel üretimi, genellikle etik olmayan malzemeler, yanlış iş gücü koşulları ve fazlaca kaynak tüketimi hem insana hem de dünyaya büyük bir tehlike oluştururken, yavaş moda bunun tam tersini amaçlar.

Temeli zaten faydalı ürün kullanımı olan yavaş moda, özellikle çocuk giyiminde doğaya ve insana malzemeye ağırlık verir. Çocukların cildi yetişkinlere nazaran çok daha hassas olması sebebiyle, kimyasal işleme maruz kalmış sentetik ürünlere ve geleneksel pamuk üretiminde kullanılan pestisit kalıntılarına karşı savunmasızdır. Yavaş modanın üretimde tercih ettiği Organik Pamuk, kimyasal kullanılmadan yetiştirilir. Bu şekilde geleneksel pamuğa göre daha az su tüketerek ekosisteme, kimyasal olmadan yetiştirildiği için de toprağa yabancı maddelerin karışmasını engelleyerek yardımcı olur.

Bambu kumaşlar ise, antibakteriyel yapısı ile bebek ve çocukların hassas bedenlerine nefes alma olanağı sağlayarak terlemeyi önler. Bu şekilde kaşıntı, döküntü ve çeşitli irritasyonların önüne geçer. Çevre içinde faydalı olan bu malzemelerin garantisi olan GOTS (Global Organic Textile Standard) ve OEKO-TEX gibi uluslararası sertifikalardır. Bu belgelerin özelliği, tüketiciye ürünlerde zararlı kimyasal olmadığını ve etik süreçler sonucunda ortaya çıktığını tasdikler niteliktedir. Kaliteli ve uzun ömürlü üretilen ürünler, tekstil endüstrisinin “al-yap-sat” doğrultusundan uzaktır.

Yavaş moda, üretimde arta kalan kumaş parçalarını aza indirerek bir döngü yaratmayı hedefler. Hatta artık kumaş parçalarından yeni tasarımlar üretilmesi, yani ileri dönüşüm yapılması dahi mümkün. Bu anlayışla, yalnızca atık miktarını en aza indirmekle kalmaz, aynı anda yeni malzeme ihtiyacını da minimize ederek doğal kaynaklar üzerindeki yükü hafifletir. Bu sayede göz bebeklerimizin, çocukların gelecekleri için sorumluluk sahibi ve saygılı bir duruş sergilenmiş olur.

KALİTE > MİKTAR : FONKSİYONEL TASARIM

Hızlı moda her an yeni ve ucuz olduğu için, bireyleri ihtiyaç dışında anlık tüketime yönlendirir. Yavaş modayla amaç bu tüketimi alışkanlık olmaktan çıkarıp ihtiyaca yönelik fonksiyonel ve dayanıklı ürünlere teşviktir. Yavaş moda ürünleri, işçilik ve iyi malzemeyi aynı yerde yürüterek, çocukların yoğun oyunlarına ve kirleterek öğrenmelerine olanak sağlar. Sık yıkamada dahi renk ve şekil kaybı yaşanmaz, bu sayede uzun yıllar kullanılabilir.

Tasarımlarda kullanılan sade, zamansız ve klasik konseptler sayesinde sürekli değişen moda anlayışına ayak uydurmak zorunda hissetmeden her zaman elimizin uzandığı parçalara sahip oluruz. Mevsimlik trendler yerine, farklı parçaların birbirine uyduğu temel renkler ve tarzlarla kendi moda anlayışımızı yaratırız.

Yavaş moda ürünlerinin hızlı moda ürünleri gibi ucuz olmadığı da yadsınamaz bir gerçek. Özellikle her an gelişen çocuklar için kıyafet satın almak ebeveynleri başta biraz geri tutabilir. Fakat kaliteyi ön tarafa aldığımızda, yavaş moda ürünlerini tüketmek bütçemiz için de faydalıdır. Daha önce bahsedildiği gibi kullanılan malzemeler nedeniyle daha uzun ömürlü ürünler satın almış olunur. Uzun ömürlü ürünler daha uzun süre giyilir, kardeşler arasında paylaşılabilir hatta yapısı gereği ikinci el olarak satımda da değerlidir. Bu döngü yalnızca çevreye katkısından dolayı değil, çocukların gelişim döneminde giyim harcamalarının kontrol altında kalması açısından da ekonomik ve bilinçli bir yaklaşımdır.

GELECEĞE YAPILAN EN DEĞERLİ YATIRIM

Göz bebeklerimizle geçirdiğimiz her an çok özel, tıpkı onlara sunduğumuz sınırsız sevgi gibi, bıraktığımız dünyayı ve rehberlik ettiğimiz değerleri de aynı özenle bırakmalıyız. Yavaş moda, sürdürülebilir bir endüstri ve işçiliğe saygı bu sorumluluğu göstermenin en elle tutulur yoludur.

Unutmayalım; kaliteye yapılan yatırım asla hayal kırıklığı yaşatmaz. Bir sonraki alışverişimizde gözümüzün değdiği parçaların hikayesini düşünelim. Geleceğin yetişkinlerinin hem bugününe hem de geleceğine kocaman bir sarılalım. Çünkü onlara sunabileceğimiz en değerli miras, sorumluluk ve bilinçle kurulmuş bir gelecektir.

METİN YAZARI

Merve MECAL

Daha fazla bilgi için lütfen kaynaklarımıza göz atınız:

- Moda Giyim Sektöründe Sürdürülebilirlik Arayışları; Yavaş Moda’nın Yükselişi

https://search.trdizin.gov.tr/tr/yayin/detay/1185934

- Yavaş Moda (Slow Fashion) Nedir?

https://www.serianno.com/blog/icerik/yavas-moda-slow-fashion-nedir

- Avrupa’da Çocuk Giyiminde Hızlı Moda Yerini ‘Yavaş Moda’ya Bırakıyor : Türk Markaları

İçin Yeni Fırsat Alanı

https://www.baby-kidstore.com/avrupada-cocuk-giyiminde-hizli-moda-yerini-yavas-modaya-

birakiyor-turk-markalari-icin-yeni-firsat-alani/